Pek çok hastalığın tanısında kullanılan radyolojik incelemeler, radyoloji uzmanı tarafından yapılır. BT olarak kısaltılan, bilgisayarlı tomografi de radyoloji ana bilim dalı tarafından sıklıkla kullanılan bir görüntüleme yöntemidir. BT, vücudun ilgili alan ya da alanlarını, ayrıntılı olarak X-ray ışınları ile tarayarak detaylı ve katmanlı bir resim oluşturur. Çekim esnasında vücut içindeki kemik, yumuşak doku, organ ve damarların görüntülerini farklı açılardan tarar ve kesitler hâlinde görüntülenmesine olanak tanır. Röntgenden farklı olarak çok daha detaylı, 3 boyutlu ve kesitler hâlinde görüntülerin elde edildiği BT, hekimlere tedavi ve müdahale sürecinin nasıl uygulanacağı hakkında detaylı bilgi sağlar. Bilgisayarlı tomografi cihazı, hastanın sedyeye yatarak içine sokulduğu, ortası boşluklu bir yapıya sahip, halka şeklinde bir cihazdır. Oldukça hızlı bir görüntüleme yöntemi olması nedeniyle bilgisayarlı tomografi, acil tanı için de sıklıkla kullanılır.
Abdominal BT, karın bölgesinde yer alan organların ayrıntılı değerlendirilmesini sağlayan Bilgisayarlı Tomografi tetkikidir.
Abdominal BT Neden Yapılır?
Bilgisayarlı tomografi bir tedavi değil, tanı ve görüntüleme yöntemidir. Hekim, hastanın öyküsünü dinledikten ve fiziksel muayenesini yaptıktan sonra tanıya yardımcı olmak için bilgisayarlı tomografi isteyebilir. Kaza, düşme gibi ani travmalarda, abdomende ve oluşması muhtemel hasarlanmaları görüntülemek için BT kullanılır. Bu tetkik genellikle aşağıda sıralanan nedenlerle gerçekleştirilir:
- Yaralanmalara bağlı iç organların görüntülenmesi ve iç kanama riskinin bulunduğu zamanlarda,
- Karaciğer, böbrek, pankreas, barsak, mesane ve yumurtalık gibi organların tümörlerinde ve Metastaz durumunun saptanmasında,
- Apandisit, böbrek iltihapları, apse vb iltihabi hastalıklarda,
- İltihabi barsak hastalıklarında,
- İdrar yollarında taş varsa,
- Damar tıkanıklıklarında,
- Aort hastalıklarında,
Nasıl Yapılır?
Abdomen BT, ortasından hasta yatağının geçtiği bir açıklığı olan kutuya benzer bir cihazda gerçekleştirilir. Hasta, bir kabin içerisinde, görüntülenecek bölümdeki kıyafetlerini ya da tüm giysilerini ve takılarını çıkartarak hastane önlüğü giyer. Bu noktada alyans, gözlük, takma diş, toka gibi tüm metal nesnelerin çıkarılması gerekir. Hekim tarafından gerekli bilgilendirme ve uyarılar yapıldıktan sonra hasta bilgisayarlı tomografi cihazına ait sedyeye yatırılır. Yatakta sırt üstü yatan hastanın göğüs bölgesi taranacak şekilde hasta yatağı bu açıklık içerisinde hareket eder. İnceleme oldukça hızlı olup dakikalar içerisinde tamamlanır.
Abdomen BT nadir bazı durumlar dışında genelde aç olarak gerçekleştirilen bir tetkiktir; inceleme öncesinde en az 6-8 saatlik açlık gerekecektir ve incelemeden önceki akşam barsak temizliği amaçlı bir ilaç alınması gerekir. Tetkikten hemen önce mide ve bağırsakların doldurulması için ilaçlı su içirilir. Ayrıca ilaçlı tomografi çekilecekse de inceleme sırasında damardan kontrast madde adı verilen bir ilaç verilir. Bunun için genellikle koldaki bir damar kullanılır.
Çekim boyunca X ışını tüpü, hastanın yattığı sedyenin etrafında dönerek bir dizi çekim yapar. Elde edilen bu görüntüler bilgisayar tarafından birleştirilerek 3 boyutlu bir görüntü oluşturulur ve radyoloji uzmanı oluşan bu görüntüleri bilgisayarında görür. BT çekim süresi taranacak alanın boyutuna göre değişse de çoğunlukla birkaç dakika ile yarım saat arasında sürer.
Yapılan çekim sonrası hiçbir kısıtlama olmaksızın hasta günlük yaşamına devam edebilir.
Abdominal BT- Radyasyon İlişkisi
Tıbbın birçok alanında olduğu gibi, BT kullanımının hem faydaları hem de riskleri vardır. BT görüntüleme ile aldığınız radyasyon iyonlaştırıcı radyasyondur, bunlar yüksek enerjili dalga boyları veya vücudun iç organlarını ve yapılarını ortaya çıkarmak için dokuya nüfuz eden parçacıklardır. İyonlaştırıcı radyasyon DNA'ya zarar verebilir ve hücreleriniz hasarın çoğunu onarsa da, bazen işi kusurlu bir şekilde yaparlar ve küçük "yanlış onarım" alanları bırakırlar. Sonuç ise kanser oluşumuna katkıda bulunabilecek DNA mutasyonlarıdır.
Bir BT prosedüründen kaynaklanan kanserin zarar görme riskini değerlendirmek için en ilgili miktar ‘etkili doz’dur. Etkili doz için ölçü birimi milisiverttir (mSv olarak kısaltılır). Etkili doz, kısmi veya tüm vücut radyasyona maruz kalma ile ilişkili risk tahminlerinin karşılaştırılmasına olanak tanır. Aynı zamanda vücuttaki çeşitli organların farklı radyasyon hassasiyetlerini de bünyesinde barındırır.
BT işlemlerinde radyasyon dozu hastadan hastaya değişir. Belirli radyasyon dozu, incelenen vücut kısmının boyutuna, işlemin tipine ve BT ekipmanının tipine ve çalışmasına bağlı olacaktır. Radyasyon dozu için belirtilen tipik değerler, herhangi bir bireysel hasta, muayene veya BT sistemi tipi ile kesin olarak ilişkilendirilemeyen tahminler olarak düşünülmelidir. Bir işlemden elde edilen gerçek doz, tahminlerden iki veya üç kat daha büyük veya daha küçük olabilir.
Tanısal BT işlemlerinde elde edilen etkili dozların tipik olarak 1 ila 10 mSv aralığında olduğu tahmin edilmektedir. Bu aralık, atom bombalarından kurtulan Japonların bazıları tarafından alınan 5 ila 20 mSv'lik en düşük dozlara oldukça yakındır. Atomik patlama, tıbbi radyasyona karşılaştırmak için mükemmel bir model değildir, çünkü bomba radyasyonunu bir kerede serbest bırakırken, tıbbi görüntülemeden alınan dozlar daha küçüktür ve zamana yayılır. Yine de çoğu uzman, bunun neredeyse tek seferde eşdeğer bir doz almak kadar zararlı olabileceğine inanıyor.
Tıpta, kâr/zarar kavramı doktorların güncel pratiğinde sıklıkla kullandıkları temel prensiplerden biridir. Tetkik isterken, tedavi önerirken, olası yan etkiler, oluşacak maliyet gibi kavramlar kâr/zarar dengesi açısından değerlendirilir. Bu yüzden iyonizan radyasyon içermeyen ultrasonografi, MR gibi görüntüleme yöntemleri BT’ye eş ya da daha fazla bilgi verdiği durumlarda tercih sebebidir.
Gerekliliği bir hekim tarafından belirlenmemiş, hiçbir BT incelemesi yapılmamalıdır. Hayat boyu ne kadar çok radyasyona maruz kalınırsa, oluşturabileceği kanser riskinde daha fazla artış olacağı unutmamalıdır.